Kırk çıkarma, diğer adıyla kırk uçurma, Türk kültüründe anne ve bebeğin doğumundan sonraki 40 günlük sürecin sonunda gerçekleştirilen geleneksel bir ritüeldir. Bu uygulama, lohusalık döneminin sağlıklı bir şekilde tamamlanmasını kutlar. Anne ile bebeğin sosyal hayata adım atmasını sağlar.
Kırk Çıkarma Nasıl Yapılır?
Kırk çıkarma ritüeli genellikle iki aşamadan oluşur: kırk banyosu ve ziyaretler.
1. Kırk Banyosu:
Bu aşamada, anne ve bebeğe özel bir banyo hazırlanır. Genellikle aile büyüklerinden biri olan “kırklama annesi”, sabah erken saatlerde eve gelir ve ayak basılmamış yerden 40 taş veya fasulye tanesi ile 40 mevsim çiçeği getirir. Bu taşlar ve çiçekler temizlenip sterilize edilir. Sonrasında dualar eşliğinde banyo suyuna atılır. Ayrıca, nazardan korunmak için nazar boncuğu, güneşi temsil eden altın ve ayı temsil eden gümüş de suya eklenir.
Banyo sırasında, kırklama annesi bebeğin başından aşağıya 40 tas su döker ve bu esnada dualar okur. Aynı işlem anne için de tekrarlanır. Bu ritüelin amacı, anne ve bebeğin arınmasını ve yeni bir döneme adım atmalarını sağlamaktır.
2. Ziyaretler:
Banyodan sonra, anne ve bebek yeni ve temiz kıyafetlerini giyerek aile büyüklerini ve yakın arkadaşlarını ziyaret ederler. Bu ziyaretler sırasında, gidilen evlerde anneye yarım bardak su ikram edilir ve sütünün bol olması dilenir. Ayrıca, bebeğe çeşitli hediyeler sunulur. Bu hediyeler arasında şeker (tatlı dilli olması için), un (ömrü uzun olsun diye), pirinç (bereketli olması için), yumurta (sağlıklı olması için), bozuk para (maddi refahı için) ve pamuk (ömrü temiz ve kolay olsun diye) bulunur.
Kırk çıkarma geleneği, anne ve bebeğin sosyal hayata katılımını teşvik ederken, aile bağlarını da güçlendirir. Günümüzde de birçok aile tarafından bu gelenek yaşatılmaktadır.
bizim yörede bebeğin kırklandığı su ile anne de banyo yapar sonrasında dökülür o su.